20 Nisan 2017 Perşembe

Ablalık Zor İş!

   Biliyorum, kaç zamandır yokum ama kesinlikle benim sorumsuzluğumdan değil! Şöyle ki… Son birkaç gün/hafta/ay sahiden yapacak bir sürü işim vardı.

   Bir lise öğrencisinin en fazla ne kadar işi olabilir derseniz… Bir sınıf dergisi çıkarma ödevimiz vardı ve benle bir arkadaşım resmiyette bu derginin editörleriydik. Ama pratikte derginin her şeyinden sorumluyduk ki sadece editörlük olsa bile yine çok zor olurdu çünkü her yazıya on defa falan baktık en az ve gece 2’ye kadar uyumayıp edit yapmışlığım var… Anlayacağınız derdim çok büyük dostlar!



   Uzun bir süre bloğa karşı Turgut Uyar'ın şu şiiri gibi hissettim:

"Evet önümüz bahardır biliyorum
Leylaklar açacak biliyorum
Kiraz da çıkacak yakında
İyi şeyler söylemek de gerek biliyorum
Sevgilim, güzelim, bir tanem biliyorum da
Şimdilik bağışla..."

   Ama neyse ki uykusuz geçen günlerin sonuna geldim, yani Fasulye İnşallah geri döndü!

   Tabii ki hayatımdaki gelişmeler bunlardan ibaret değil. Web tasarım ve fotoğrafçılık kurslarına başlamıştım bir süre önce, geçen hafta web tasarım dersi için Word Press’ten blog açtık ve ben kendimi Blogger’a ihanet etmiş gibi hissediyorum, ama merak etmeyin hala buradayım. Yalnızca başka bir blog’da(Şeftali Pembesi) buradaki birkaç içeriğin aynısını görürseniz merak etmeyin diye haber veriyorum, gerçi nereden göreceksiniz ki...



   Hatta buraya fotoğrafçılık dersinde öğrendiklerimle çekmeye çalıştığım bir fotoğrafı da koymak istiyorum. Kuşlara takıntılıyım da ben.

Kanatlarda var bir bulanıklık ama mazur görünüz, daha yolun başındayım

    Bu arada sırf bu yazıyı yazabilmek için kardeşimle ettiğim kavgayı görseniz bana acırsınız herhalde, bilgisayarın başına geçebilmek ne zor iş yahu! Hayır, çocuk daha dördüncü sınıfta, bu yaştaki insan nasıl bilgisayarda yapacak bu kadar çok şey bulabilir ki! Hadi yapacak işi var diyelim, ben onun yaşında –ve hala- ablalarıma doğru düzgün karşı gelemezdim bile, bırak tekme yumruk atıp bağırmayı… Tamam, ben haklıysam bile hakkımı pek savunamayacak kadar pısırık bir çocuktum, bakmayın şimdi deli olduğuma ama en azından biraz büyüklerine saygı göstersin, çok mu şey istiyorum?



   Şuraya bir açıklık getireyim; ben kesinlikle daha yaşım kaç başım kaç olmasına rağmen “Ben sizin yaşınızdayken…” diye başlayan cümleler kurma potansiyeline sahip bir bireyim. Çünkü 14 yıl 365 günlük yaşanmışlık da az bir şey değil ki canım, benim de kendime göre birkaç tecrübem var sonuçta. Ama sahiden haklı değil miyim yahu? Yeni nesil çocuklar ne kadar garip… Kendimi abla gibi hissedemiyorum bile!



   Bu arada sıkı durun, yakında çok güzel film yorumlarıyla geliyorum İnşallah. Yani yakında deyince epey sorumluluk altında hissettim kendimi, olabildiğince yakın bir sürede diyeyim ben ona. Sonuçta yakınlık göreceli bir kavramdır değil mi?

   Fizik en anlayamadığım ders oldu lisede, o yüzden proje ödevlerimi fizik dersinden alıyorum. Bu sene de aynalar üzerinde bir pano hazırlayıp sonsuz ayna denilen bir aynadan yapmam lazım. Aynayı babamla birlikte yaptım da, ama neden olduğunu anlayamadığım bir şekilde benim aynam birazcık puslu oldu. Peki ben ne dedim? “Puslu gözlerini aynaların sonsuzluğunda saklamak isteyenlere sonsuz puslu ayna projesi!” Fizik projesi diye ciddi olmak zorunda olduğumu kim söylemiş, sayısalcı değilim ben zaten.

   Geri döndüm lakin bir kardeş harbinde can vermek istemediğimden bu yayını kısa kesmek zorunda kalıyorum.


   O yüzden, selametle…
Share:

8 yorum :

  1. Ne güzel şeyler yapmışın. Fotoğrafçılık. Hiç bırakma :)
    Kuşlara takıntılı olman harika. Hiç bitmesin.

    Ablalık mı? Bilmez miyim? :)

    YanıtlaSil
  2. Kardeşinde kendimi gördüm.Ben de ablamla bilgisayar kavgası ediyorum.Bizim kavgada ben haklı olsam da utandım şu an :D
    Bu arada seni mimledim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Erkek kardeş apayrı oluyor, emin olabilirsin, şımarık velet >P

      Sil
  3. hah haaaa biricik ponçik fasılleeee :)

    YanıtlaSil
  4. Kardeşim yok ama şimdiki neslin hepsinin sorunu İnternet Pc ve tablet sanırım bitmiyordu bitemiyordu :))) Ahhhh senin yaşında olmayı isterdim şimdi bak :)))) Benimde ablam olur musun ????

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "Seni çok sevdim Fasulye, sana abla diyebilir miyim?" e döndü iş :D Sen benim ablamken ben de senin ablansam: bu ne yaman çelişki anne :D

      Sil

Bu bloğun tüm hakları pamuğa ekilmiş bir fasulye tohumunun içinde saklıdır. Blogger tarafından desteklenmektedir.